Geceler… Bizim gibi üreten insanlar için uzun bir ağıtın sonsuz nağmeleridir. Geceler, dizelerimizi koşturduğumuz saatlerdir. Geceler, hassas yüreklerin sığınağıdır.
Çoktandır geçim derdini, gençleri, çocukları, kadınları, eğitimi, sanatı, edebiyatı ve şimdi de tek tek her bir ağacı, hayvanı, yok olan cennetlerimizi düşünür olduk. Gelecekleri düşünmekten şimdiyi yaşayamadığımız günlerdeyiz.
Yazmaktan tükendiğimiz, isyan etmekten yorulduğumuz ve “artık yeter” demekten bıktığımız geceler ve gündüzler…
Zamanın gölgesinde kalan düşlerimiz…
Düşlerimiz artık yok.
Düşlerimizi bir paraya satanlarla aynı cehennemde yaşamak zorunda kaldığımız günler ve geceler…
Cennet nedir? Cehennem nedir? Cenneti cehenneme dönüştürüp, vadedilen nehirlere, denizlere, hurilere inananlar yine bizleriz.
Ah bu dinler…
Ah bu araflar…
Ah bu vadedilen topraklar…
Ah, Havva’nın sunduğu elma… Keşke Adem hiç ısırmasaydı o elmayı…
Ah, Adem… Yine suç sana kaldı.
Adem, Havva derken elmayı yedik hepimiz. Bizim suçumuz değildi ki elmayı yemek. Onların günahını bütün bir dünya mı çekmeliydi?
Nereden nereye geldik…
Geçim sıkıntısından, eğitimden, yangınlardan, düşlerden, gelecekten ve bir halk olamamaktan…
Evet, bir halk…
Yıllarca çabalamışsın çevreni, doğayı, evini kurup güzelleştirmek için… Sonra nalların altında ezilen gelinciklere dönmüşsün.
Halk olmak; birlik olmak, güçlü olmak, onurlu olmak, ayrımcı olmamak, avuçlarımıza sunulan hayat için savaşmak, cenneti dünyamızda yaşatmak demek.
Gündüzler ve geceler derken, gündüzler çoktan alıp başını gitti.
Geceler mi? Dilsiz bir çaresizlikle kapıları tırmalıyor.
Kader Eltutan (Şair-Yazar- Eğitmen)
TANRIÇA, ÇOCUKLARI VE ANADOLU
Gövdesinde kaynayan bir yanardağ
Bereketli memelerinden lavlar fışkırıyor
Kybele’nin aç çocukları ağızlarını dikmiş
Gökyüzünü kolluyor…
Attis ihanetlere gebe
Kybele’nin ellerinde bir çam ağacına dönüşüyor
Bulutlar ağlıyor hüznün gizeminde
Yanardağ uykuya yatıyor
Lavlar, siyah bir gül bahçesi…
Aç çocuklar Tanrıça’nın memelerinde
Tokluğun dinginliğiyle uykuya dalıyor
Anadolu’nun rahminden
Hayatlar fışkırıyor…
Kader Eltutan