enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,2632
EURO
34,9275
ALTIN
2.436,00
BIST
10.173,42
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Az Bulutlu
17°C
Samsun
17°C
Az Bulutlu
Çarşamba Az Bulutlu
17°C
Perşembe Az Bulutlu
18°C
Cuma Az Bulutlu
20°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C

Yeni Ufuklar 2

Yeni Ufuklar 2
2 Mayıs 2023 16:53 | Son Güncellenme: 3 Mayıs 2023 13:00
A+
A-

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba.. Gerek yaşadığımız depremin toplumsal bazda başka bir gündeme yer bırakmaması, gerekse yoğun ülke gündemi sebebiyle uzun bir ara vermiştik “ Yeni Ufuklar” serimize…

Ancak hem normalleşme hem de hayatın olağan akışına devam edebilmek adına hepimiz hayat yolculuğumuza mümkün mertebe devam etmek durumundayız. Keşfedilecek çok fazla gizem, sorulacak çok fazla soru var.  Ne kadar erken başlarsak, o kadar kâr.. Şimdi hep birlikte yeni ufuklara doğru yola devam etmenin tam zamanıdır..

ANTİK NANO SPİRALLER

1991 yılında Rusya’nın Kozhim, Narada ve Balbanyu nehirlerinin yakınlarında bulunan anormal küçük, spiral yapılı cisimler büyük bir şok etkisi yaptı. Bu son derece küçük cisimler o bölgede 300.000 yıl önce, nano teknoloji geliştirme kapasitesine sahip bir toplum olduğu fikrini gündeme getirdi.

İnsan yapımı bu spiraller, ilk olarak Ural Dağları’nda altın çıkarma işlemi için yürütülen jeolojik araştırmalar sırasında keşfedildi. Bu cisimler ; bobinler, şaftlar, spiraller ve diğer henüz ne olduğu belirlenememiş bileşenleri içeriyor.

Skytyvkar’ daki Rus Bilim Akademisi’nin yaptığı bir analize göre; bulunan en büyük parçaların çoğu bakır en küçükleri ise molibden ve tungstenden yapılmış. Bu cisimlerin en büyüğü 1,18 inç ( yaklaşık 3 cm) ve en küçüğü ise 1 inç’in (2,54 cm’nin) 10.000’de 1’i kadardır ve çoğu altın orana uyumludur. Üstelik güncel nanoteknoloji ile üretilen minyatür bileşenlerle yakın benzerliklere sahipler. 1996’da  Moskova’daki Jeoloji ve Değerli Metaller Araştırma İşletmesi’nin Merkezi Bilimsel Araştırma bölümünden E.W. Matvejeva, binlerce yıl yaşında olmasına rağmen bileşenlerin belirli bir teknolojik kaynaktan geldiğini yazdı.

Bu parçalar, jeolojik katmanı 20.000 ile 318.000 yaşında olan bir bölgede 10 ile 40 feet (3m ila 12m) derinlikte bulundu.

Bu denli uzak bir geçmişte kimler böyle bir teknolojiye sahipti, bu parçaları nasıl ve neden ürettiler, ne için kullandılar..???

Bu cisimler Moskova, St. Petersburg ve Helsinki’deki dört farklı tesiste incelenmiştir. Ancak araştırmalar 1999’da baş araştırmacı Dr. Johannes Fiebag’ın ölümü ile ne yazık ki sonlanmıştır.

300 MİLYON YILLIK CIVATA

Rusya’nın Kalujsk bölgesinde yapılan arkeolojik çalışmalar bilim dünyasında büyük ses getirdi. Silisyum ağırlıklı bir taşın içinde modern çağ teknolojisinin vazgeçilmez bir parçası olan bir cıvata ortaya çıktı. Atomun parçalanması prensibiyle yapılan yaş testinde, cıvatanın bu taşın içine tam 300 milyon yıl önce sıkıştığı ve yaşının taştan DAHA ESKİ..!! olduğu ortaya çıktı. Keşfi yapan Rus arkeolog Dimitri Kurkova o anı şöyle anlatıyor :

“Çakmak taşını bulduğumuzda çok eski olduğunu anlamıştım. Fırçayla üstünü temizleyince bir yüzünde doğal olmayan bir çıkıntı fark ettim ve cıvatayı gördüm. Yapılan testler bunun akıl almaz bir keşif olduğunu gösteriyor.”

Yapılan analizler cıvatanın, metal özelliğini kaybettiğini, çeperini çevreleyen moleküllerin demir moleküllerinin yerini aldığı ve asıl önemlisi cıvatanın dinozorlarla neredeyse yaşıt olduğu (Rus bilim adamlarının iddiasına göre) resmen kabul edildi. Dinozorların yaşadığı çağda insanoğlunun mağara hayatı yaşadığı anlatıldı bizlere, öyleyse bu cıvatayı kimler yaptı..???

Röntgenle yapılan araştırmada ise taşın sathındaki, cıvata olduğu iddia edilen cismin yanısıra, taşın içinde de düzenli geometrik şekiller ortaya çıktı.

Şok edici bu keşiften sonra ortaya atılan dört farklı teori ise şöyle :

● Bazı bilim adamlarına göre zamanımızdan 300 milyon yıl önce dünyayı ziyaret eden uzay gemilerinden düşmüş bir cıvata olabilir. Kaynağı da en yakın ihtimal Mars’ta yaşamış ve bugün ya yok olmuş ya da başka bir gezegene göçmüş bir medeniyet olabilir.

● İkinci teoriye göre, cıvata dünyamızdan milyonlarca ışık yılı ötede bir gezegende kullanılıyordu, bir kaza sonucu uzay boşluğuna düştü yahut da atıldığı uzay çöplüğünden düştü ve bir meteorla birlikte bundan 300 milyon yıl önce dünyamıza geldi.

● Üçüncü görüşe göre, bugünkü uygarlık insanoğlunun dünyada kurduğu ilk uygarlık değil. Bundan çok önce, Nuh’un Gemisi, hatta dinozorlardan bile önce dünya üzerinde çok ileri uygarlıklar vardı.

● Dördüncü teori ise en çarpıcı olanı.. Rus bilim adamları taşın 300 milyon yıl yaşında olduğundan emin. İçindeki cıvata demir özelliğini kaybetmiş olsa da çevresinde demir moleküllerine rastlandı. Demek ki cıvata gerçekten demirdi ve en az 300 milyon yıl yaşında. Uzaydan gelmediği kabul edilirse tek izahı zamanda geriye yolculuk.. Torunlarımızın torunları zamanda yolculuk yapabilecek teknolojiyi geliştirdiler ve günümüzden 300 milyon yıl öncesine yaptıkları bir seyahatte bu küçük cıvatayı düşürdüler ( Bu arada zamanda yolculuk teorik olarak mümkündür.) Yani cıvatayı 300 milyon yıl öncesine gelecek nesillerimiz götürdü..

Görüldüğü üzere, küçücük parçalar dahi tüm bilimsel ve tarihsel verilerimizi yeniden inşa etmeyi düşündürecek kadar sarsıntıya sebep olabiliyorlar.. Öyle görünüyor ki bilimsel veri birikimlerimizi inşa ederken gözden kaçırdığımız ve yeniden açıklanması gereken çok fazla şey var. Bizler de, bu şüpheleri uyandırmaya devam edecek diğer açıklanamayan gizemleri sorgulamaya bundan sonraki yazılarımızda devam edeceğiz.

Ön yargılarınızı bırakmanız ama sorgulamayı bırakmamanız dileğiyle..

ESRANUR UMURBEYLİ

Atakum Nakliyat
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.